- I-9 Formu Nedir? I-9 Form Denetimi Neden Yapılır?
- Ceza ve Yaptırımlar
- ICE Baskınları ve İşverenlerin Hakları
- Neler Yapmalısınız?
Amerika’da özellikle son yıllarda göçmenlik politikalarında belirgin değişiklikler meydana geldi. Bu değişikliklerin bir sonucu olarak, kaçak göçmenlerin çalıştığı iş yerlerine yapılan baskınlar büyük ölçüde arttı. Geçtiğimiz Kasım ayında Trump’ın başkan seçilmesiyle birlikte göçmenlere yönelik önlemlerin daha da sıkılaşacağı aşikar hale geldi. Son dönemde Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza (ICE) ekiplerinin iş yerlerine yaptığı baskınlar da medyada sıkça yer almaya başladı. İşverenleri tedirgin eden bu belirsiz ortamda atılacak her adım, beraberinde hukuki sorumlulukları getirmektedir.
Bu yazımızda, ICE ekiplerinin iş yerlerine geldiklerinde nelere dikkat ettiğini, I-9 formunun önemini ve işverenlerin bu süreçlerde nasıl hazırlıklı olabileceğini ele alacağız. İşverenlerin ve çalışanların bu tür durumlara hazırlıklı olması, hem yasal haklarını korumak hem de olası zararları en aza indirmek açısından büyük önem taşır.
1. I-9 Formu Nedir? I-9 Form Denetimi Neden Yapılır?
Resmi adı "Employment Eligibility Verification" (Çalışma Uygunluğu Doğrulama) olan I-9 formu, Amerika’da çalışan işçilerin yasal çalışma yetkisini doğrulamak için kullanılan bir belgedir. I-9 formunun temel amacı, işverenlerin işe aldıkları her çalışanın kimliğini doğrulaması ve Amerika’da yasal çalışma iznine sahip olduklarını belgelemeleridir. Formun doldurulması konusunda hem çalışanların hem de işverenlerin belirli sorumlulukları vardır:
- Çalışanın Sorumluluğu: İşe yeni başlayan bir çalışan, ilk üç iş günü içinde kimlik ve çalışma izni bilgilerini doğru bir şekilde doldurmalıdır. Ayrıca, uygun kimlik ve çalışma yetkisi belgelerini (örneğin pasaport, çalışma izni veya sosyal güvenlik kartı) işverene sunmalıdır.
- İşverenin Sorumluluğu: İşveren, çalışanın sunduğu belgeleri inceleyerek geçerliliğini kontrol etmekle yükümlüdür. Belgeler doğrulandıktan sonra işveren, formu imzalayarak işlemi tamamlar. Ayrıca işverenler, çalışanlar işten ayrılmış olsa bile I-9 formlarını belirli bir süre saklamak zorundadır.
ICE yetkilileri, iş yerinize denetime geldiğinde I-9 formu kontrolleri yapabilir. Denetim sırasında kurallara uyulmaması halinde işverenler çeşitli cezai yaptırımlara maruz kalabilir.
2. Ceza ve Yaptırımlar
Amerika’da birçok işveren kaçak işçi çalıştırmakta ve bazen I-9 formunu ya hiç doldurmamakta ya da hatalı bilgiler vermektedir. Bu durum, işverenler için ağır yasal sorumluluklar doğurabilir. I-9 formunun eksiksiz ve kurallara uygun şekilde doldurulması zorunludur. Eğer form düzgün bir şekilde doldurulmaz veya yanlış bilgiler verilirse, denetim sırasında bu durum tespit edilerek kayıt altına alınır. Neticesinde, formu hatalı dolduran işverenler ağır para cezalarına çarptırılabilir ve çeşitli yasal yaptırımlarla karşılaşabilir.
Bu nedenle işverenlerin, çalışanlarından I-9 formunu doğru ve eksiksiz bir şekilde doldurmalarını talep etmesi önemlidir. Ayrıca, olası bir ICE denetim bildiriminde mutlaka bir avukata danışılması tavsiye edilir.
Sonuç olarak, I-9 formu, işverenlerin Amerikan iş kanunlarına uygun hareket etmesini sağlamak adına kritik bir öneme sahiptir.
3. ICE Baskınları ve İşverenlerin Hakları
ICE ekipleri, ani bir baskınla iş yerinizi her an ziyaret edebilir. Özellikle Trump dönemindeki göçmen politikalarının etkisiyle bu tür baskınlar sıklaşmıştır. Bu baskınlar sırasında işverenlerin ve çalışanların belirli hakları bulunmaktadır. Örneğin, ICE yetkilileri yalnızca kamuya açık alanlara izinsiz girebilir. Özel alanlara girebilmeleri için ise bir yargıç tarafından onaylanmış mahkeme emri gereklidir. Bu nedenle işverenlerin dikkat etmesi gereken bazı noktalar şunlardır:
- İş yerinizde özel alanları belirleyip bu alanların özel olduğunu gösteren tabelalar kullanabilirsiniz.
- Çalışanlarınıza hakları konusunda detaylı bilgi verebilirsiniz.
Çalışanlar ve işverenler hangi temel haklara sahiptir?
ICE yetkilileri şüpheli bir durum sezdiklerinde iş yerindeki çalışanları gözaltına alabilir ve sorgulamak isteyebilir. Ancak bu durumda çalışanların bazı temel hakları vardır:
- Kimlik veya belgelerini vermeme ve sessiz kalma hakkı
- Bir avukata danışma hakkı
Bu noktada çalışanların doğrudan ICE yetkilileriyle konuşmamaları önemlidir. Ayrıca, bir baskın yaşanması durumunda doğrudan bir avukatla iletişime geçmek hakların korunması açısından elzemdir.
4. Neler Yapmalısınız?
Göçmenlik süreçlerinde yeni bir döneme girdiğimiz artık aşikardır. Ancak bu yeni dönemde neler yaşanacağı belirsizliğini korumaktadır. Eğer göçmen işçilere sahip bir işveren iseniz, hem çalışanlarınızın hem de sizin haklarınızı bilmeniz büyük önem taşır. Olası bir denetim durumunda karşılaşılabilecek hukuksuzluklara karşı sosyal bir bilinç oluşturulmalıdır. Bu konuda sizinle benzer durumda olan diğer işverenlerle bir ağ kurup karşılıklı destek sağlayabilirsiniz. Ayrıca, iş yerindeki haklara ilişkin bir avukattan destek alarak seminer düzenlemeniz de faydalı olabilir.
Bu küçük adımlar, ileride karşılaşılabilecek büyük zararların önüne geçecektir.
Sonuç
Göçmenlik denetimlerinin iş yerlerinde oluşturabileceği risklere karşı hazırlıklı olmak, hem işverenler hem de çalışanlar için yasal hakların korunması ve iş yeri huzurunun devamı açısından kritik öneme sahiptir. İşverenlerin, bu tür durumlarla başa çıkmak için bir acil durum planı oluşturması ve personeline gerekli eğitimleri vermesi önerilir.